15 Temmuz’u 16 Temmuz’a bağlayan gece Türkiye için bir dönüm noktası olmuştur. En başta anlam veremediğimiz olaylar yaşandı. Kimsenin aklına darbe gelmedi. Duyduğumuzda da inanamadık. Başta insanlarda ki paniği hissetmemek mümkün değildi. Fakat sonra insanların ayaklandığını birlik olduğunu görünce eminim herkesin içinde bir ümit ve birlik bilinci oluştu. Eski Türkiye yok artık, eski korkutulmuş, sindirilmiş halk yok. Hiç kimsenin böylesi baskıları kabullenmeye de niyeti yok, kendi seçtiği kişilerin darbeciler tarafından alaşağı edilmesine müsaadesi de yok.
Hem yaşadığımız geçmiş darbe dönemleri, hem de diğer ülkelerde yaşanan darbeler bize yeterince örneklik teşkil etmiştir. Evet belki o ülkelerde de ayaklanma oldu fakat Türkiye Cumhuriyeti’nin farkı, olaylar çıktığında krizle baş edebilecek güçlü kurumlarının ve bu kurumların bir biri ile uyumlu çalışmasıdır. Belki haberlerde yoğunlukla İstanbul ve Ankara’dan bahsedildi ama şunu da biliyoruz ki Diyarbakır’dan İzmir’e, Malatya’dan Trabzon’a, Konya’dan Adana’ya ve Bursa’ya kadar tüm yurt yekvücut halinde darbeye karşı dimdik durmuştur.
Genciyle, yaşlısıyla, çocuğuyla tüm insanların sabaha kadar sokaklarda darbeye karşı direnişini görünce umutlandım. Elinde bastonuyla zar zor yürüyen büyüklerimizin direnmesi bize Kurtuluş Savaşı ruhunu yaşatmıştır. Yaşlı bir ninenin elinde sopayla sokağa çıktığını görünce, Ankara yolunda yine yaşlıca bir vatandaşımızın elinde kazma ile ve kazmayı sallayarak yol kenarında darbeye direndiğini görünce; “Evet dedim. Eski Türkiye yok artık”. Halk tankların üzerinde, halk darbecilerin karşısında, halk seçtiklerinin yanında, halk özgürlüğün yanında…
15 Temmuz gecesi bir halk devrimi yaşandı. “Bu halk koyun(!)” diye düşünenlere bu halk nasıl ASLAN olduğunu gösterdi. Ve sırtlanlara geçit vermeyeceğini gösterdi. Hemde kurşunların önüne atılarak, hemde bomba atılacağını bildiği halde meydanları doldurarak. Halk her yerdeydi. CNNTÜRK’ün işgalini bile halk sonlandırdı. İstanbul emniyet müdürlüğünün etrafını halk çevirdi ve bariyer oluşturdu. Yıllarca Adnan MENDERES’e sahip çıkamamanın acısını ve utancını yaşayan bu toplum, iradesine sahip çıkmanın, REİS’ine sahip çıkmanın, seçtiklerine sahip çıkmanın gururunu yaşayacak artık. Ve artık Türkiye eskisi gibi olmayacak…
Türkiye’nin eski Türkiye olmadığını gösteren olaylar yaşandı. Mesela halk ve polis, halk ile darbecilerin karşısındaki askerler, asker ile polis darbeyi beraber engelledi. Genelkurmay Başkanlığına vekaleten atanan 1. Ordu Komutanı yaptığı açıklamada “milletimiz darbeler ve cunta dönemini bir daha açılmamak üzere kapatmıştır” dedi. İşin özeti de budur. 17-25 Aralık darbe girişiminden başarısız olan HAİN YAPI bunu tekrar denedi. Bu hain FETÖ nün yaptığı darbe girişimi aslında bir terör olayıdır. Sivil halka ateş açacak kadar gözü dönmüş bu hain terör örgütü ile artık daha ciddi bir mücadele yapılmasını bekliyoruz.
15 Temmuz gecesi karanlık bir gece yaşandı. Ülke olarak zor bir gece geçirdik. Ciğeri beş para etmez insanlar sözde millet adına (!) yönetime el koydu. Millet ise darbeye darbe yaparak yönetime tekrar el koydu. Ve 16 Temmuz sabahı Türkiye bugüne kadar ki en aydınlık güne başladı.